TÜRK HALKI
AMERİKA'DAN SOMUT ADIMLAR
BEKLİYOR.
Halkımız görüşü ne olursa olsun ülkeye gerçek hizmeti verecek
yöneticileri aramaktadır. Bu arayışları son seçimlerde de görmekteyiz. Daha önce
MHP ve şimdi AKP nin çok oy almasının ardındaki neden budur. Vatandaş artık
eskiden olduğu gibi partilerin arkasına takılmamaktadır. Ekonomik yönden düze
çıkmak, en büyük hedef olarak görülmektedir. Dünya üzerinde yaşayan her kişinin
gelişmiş ülkelerde yaşayan kişilerin yaşam standartlarında yaşamaya hakkı
vardır. Buna ülkemiz vatandaşları da dahildir. Buna ulaşmak için halkımız
hertürlü yolu denemeye kararlıdır.
Ülkemizin Avrupa hayali Kopenhag toplantısında yapılan oyalama
taktiği ile sona ermiştir. Bunun nedenlerini araştırmakta yarar vardır. Bunda, daha
önceleri elde edilen fırsatları geri çeviren Demirel ve Ecevit’in yanlış
politikalarının büyük etkisi olmuştur.
Ardından, ülkemizdeki demokratikleşme sürecinin ağır gitmesi,
ordunun yönetimdeki ağırlığının azaltılamaması, Rauf Denktaş’ın sırtını
Türkiye’ye dayayarak elindeki egemen gücü bırakmaması ve yapıcı politikalar
üretmemesi, bu sonucun alınmasında etken olmuştur. Kıbrıs sorununun çözümünde
son sözü Kıbrıs Türk Halkı referanduma giderek söylemelidir.
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi ülkemizin ve vatandaşın ekonomik
yönden güçlü olması, herzaman gözardı edilerek başka şeyler ön planda
tutulmuştur. Kısacası, halkımızın batı standartlarında yaşaması için
yapılması gerekenler birtürlü yapılmamış, adeta Atatürk’ün dediklerinin aksine
ülkenin ekonomik yönden güçlü olmaması için elden ne geliyorsa yapılmıştır.
Ülkemizin Avrupa Birliğine girmesi için değil, ülke ve
vatandaşın daha iyi duruma gelmesi için gerekli adımlar atılmalıdır. Ekonomik
yönden bağımsızlığımızı kazanmadan, başarılı ve güçlü olunamayacağı
artık görülmüştür. Bütün politikalar buna göre yapılmalıdır.
Ülkemizin jeopolitik yönden önemli bir yerde olmasından tutunda,
sahip olduğumuz zengin yer altı ve yer üstü kaynaklarımızın kıymetini bilerek
bunları yabancıların menfaatleri doğrultusunda değil, ülke ve ülke insanının
menfaatleri doğrultusunda değerlendirilmesine kadar adeta önümüze altın tepsiyle
sunulan bütün bu nimetlerden gerektiği gibi yararlanmayı artık öğrenmeliyiz.
Bütün olaylara ekonomik getirilerinin neler olduğuna bakılarak
yaklaşılmalıdır. Amerikanın Irak operasyonu için Türkiye’ye duyduğu gereksinimi
ortadadır. Burada da elimizdeki kozu iyi kullanmalıyız. Herzaman olduğu gibi
sırtımızın sıvazlanmasıyla yetinmemeliyiz. Amerikayla ticaretimizin
kolaylaştırılması, tekstil kotalarının kaldırılması ve Türk Halkına
kapılarını açması konusunda Türk Halkı Amerika’dan somut adımlar beklemektedir.
|