KIBRIS’TA YÖNETİME YENİ
YÜZLER GELMELİ...
Kıbrıs’ta BM Genel Sekreteri Kofi Annan tarafından biraraya
getirilen Rauf Denktaş ve Tasos Papadopulos heriki tarafın referanduma gitmesi hususunda
Annana yanıt vermek üzere Lahey kentinde buluşmayı kabul etmiş bulunmaktalar.
Ancak, durum öyle gösteriyor ki Sayın, Rauf Denktaş referanduma
gitmeyi çeşitli bahaneler bularak rededecek gözüküyor. Kıbrıs Halkının
gerçekleri göremediği ve hazırlanan tuzaklara yakalanabileceğini öne süren Rauf
Denktaş, meclisten de bu konuda olumsuz karar çıkacağını bilerek topu meclise
atmıştır. Sayın Rauf Denktaş’ın liderliğinde yaklaşık 40 Yıldır süren
çözümsüzlük anlaşılan devam edeceğe benziyor.
Bütün olaylar teraziye konulmalı, olumlu ve olumsuz yönlerine
bakılmalıdır. Daha sonra da ağır basan tarafa yönelmelidir. Buna Kıbrıs konusu da
dahildir. Bu bağlamda 1974 Kıbrıs Barış harekatından bugüne kadar geçen süreç
içinde Kıbrıs konusunun gerek bize, gerekse Kıbrıs Türk Halkına ne getirip ne
götürdüğüne bakılması lazımdır. Ondan sonra karar verilmelidir.
İletişimin geliştiği günümüzde nüfusu 150.000 Olan Kıbrıs
Türk Halkının anlaşmanın inceliklerinden ve gelişmelerden haberdar olamayacağını
söylemek, “Halk bilmez ben bilirim.” Mantığı ile hareket etmek, halkın iradesinin
temsil edildiği meclisin varolduğunu söyleyerek meseleyi halka gitmeden meclise
götürmek fikri son derece yanlıştır.
Demokrasiyle yönetilen toplumlarda ülkeyi yöneteler, toplumun
görüş ve düşüncelerini dikkate almalıdırlar. Aksi halde bulunmuş oldukları
toplumun temsilcisi olamaz, kendilerinin temsilcisi olurlar. Millet adına verilen
kararlarda, kararı veren hangi merci olursa olsun milletin kararını yansıtmalıdır.
Demokrasinin geliştiği Avrupa Ülkelerinde olduğu gibi hassas konularda halka gitmek
ise en doğru olanıdır.
Bütün bunlara rağmen ille de Sayın, Rauf Denktaş’ın
düşünce tarzına göre çözüm bulunacaksa, Kıbrıs Türk Halkıyla yöneticiler
arasındaki görüş farklılığını kaldırmak için Kıbrıs’ta acilen seçimlere
gidilmeli, ardından Birleşmiş Milletler nezdinde anlaşmalara kaldığı yerden devam
edilmelidir. Bütün bunların sonucunda da anlaşmazlık olacaksa, bu anlaşmazlık
yönetime gelecek yeni yüzler tarafından olmalıdır. Böylece Sayın, Rauf Denktaş
kendisine yöneltilen ithamlardan da kurtulmuş olacaktır.
Olaya başka açıdan bakacak olursak, günümüzde bütün değerler
arka plana atılmıştır. İnsanlar artık ekonomik yönden güçlü olmaya ve yaşam
standartlarının yüksek olmasına bakmaktadırlar. Bunun içinde her yolu
denemektedirler.
Buna en güzel örnek olarak Yunanistan’da yaşayan Batı Trakya
Türklerini gösterebiliriz. Son zamanlarda Batı Trakya Türklerinden eskisi gibi
eleştiri sesleri gelmemektedir. Bunun nedeni, Yunanistan’ın Avrupa birliğine
girmesiyle burada yaşayan Türk azınlığının ekonomik yönden rahata kavuşması ve
hayat standartlarının yükselmesidir. Demek ki huzursuzluğun ana kaynağı
ekonomiktir. Aynı şey bütün dünya vatandaşları için geçerlidir. Tabi
Kıbrıs’ta yaşayan Türk Vatandaşları içinde...